Doğal gaz santralleri aslında Türkiye elektrik üretiminin yarıdan fazlasını da (Kamu EÜAŞ ve Özel şirket santralleri) karşılaşa da, zaman zaman da eleştiri konusu da oldular. Eleştirilerin başında kaynak olarak dışa bağımlı olmaları (Doğal gaz), yabancı sermaye ya da finans kaynaklı inşe edilmeleri, pahalı üretim yapmaları (Birim elektrik üretim maliyetleri) vb ilk sırada yer aldı. Buna rağmen hızlı çoğaldılar. Son dönemde ise, başta hidroelektrik santralleri (HES) olmak üzere rüzgar ve hatta kömür santrallerine ağırlık verilmesi nedeniyle, bu santraller ya devre dışı kaldı ya da düşük kapasite çalışıyorlar (HES, rüzgar vb maliyetlerini düşük olması önemli bir avantaj, bu ayrı bir konu). EKONOMİYE KAZANDIRILMALILAR
Evet; doğal gaz santralleri, ithal kaynak, ağırlıklı yabancı sermaye, pahalı üretim vb olsa da, sonuçta bunlar Türkiye'de yapılmış çok ciddi yatırımlardır. Bu nedenle, bu yatırımları atıl tutma veya devre dışı bırakma yerine, ekonomiye kazandırılmasının yolları aranmalı. Bu yurt içinde de olabilir, bu santrallerin yurt dışı ülkelere ihracı-satışı şeklinde de olabilir. Veya, başka bir şekilde (Yeni pazarlar bulup, üretimi Türkiye'de yapıp yurdışına elektrik satışı gibi). Aksi halde milyarlarca dolarlık bu yatırımlara yazık olacak ve bunun da kimseye faydası olmayacak. Doğal gaz santrallerinin ekonomiye kazandırılması, en ekonomik yol olur.