-'Amonyağa Güç Verme Projesi, yaklaşık 50.000 ton yeşil yakıt üretmeyi ve muhtemelen bir Kuzey Denizi yakıt merkezi olarak hizmet vermeyi hedefliyor.'
-2Kopenhag'da bir hidrojen ve e-yakıt üretim tesisi geliştirilecek. Ve bir hidrojen yakıt hücresi sisteminin ürettiği elektrikle çalışan ve yalnızca su açığa çıkaran, yüzde 100 hidrojen yakıtlı bir feribot üretmek amaçlanıyor.'
-Denizcilik ve lojistik firması Danimarkalı DFDS, sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda çevresel ayak izini kademeli bir biçimde azaltarak 2050 yılına kadar iklim nötr duruma gelmeyi taahhüt ediyor.
AYRINTILAR!
DENİZCİLİK ve lojistik alanlarında Avrupa’nın önde gelen firması Danimarkalı DFDS, iklim eylem planı çerçevesinde 2020 yılı sürdürülebilirlik raporunu açıkladı. DFDS, raporda kurumsal sosyal sorumluluk yaklaşımı kapsamında sürdürülebilirlik çalışmalarıyla çevresel ayak izlerini kademeli bir şekilde azaltarak 2050 yılına kadar iklim nötr olmayı taahhüt ediyor. Şirket raporda çeşitlilik ve kapsayıcılık doğrultusunda halihazırda yüzde 23 olan kadın çalışan oranını 2023 yılına kadar yüzde 30 düzeyine çıkarmayı hedefliyor.
DFDS Grubu Başkanı ve CEO'su Torben Carlsen sürdürülebilirlik çalışmaları hakkında şunları söyledi: “Bugün şirketimizin yüzde 23'ü kadınlardan oluşuyor ve amacımız, 2023'e kadar bu oranı yüzde 30'a çıkarmak. Çeşitlilik ve kapsayıcılığı, terfi, işe alım ve projelerde en öncelikli parametre haline getirdik. 2020 gibi zorlu bir yılın ardından, sürdürülebilirlik konusunda kaydettiğimiz ilerlemeyle gurur duyuyorum. Herkesin büyümesi için taşıma azmimiz, kültürümüzün ayrılmaz bir parçası ve hem müşterilerimize, hem de çalışanlarımıza fayda sağlıyor. Bu durum, toplumun değerli bir ortağı olmamıza yardımcı oluyor.”
Çevreci yakıt için inovasyon
Öte yandan DFDS, çevreci yakıt alternatifleri bulmak için 2020'de sürdürülebilir yakıt alanında iki iş birliği başlattı. Bu projelerden biriyle, Kopenhag'da bir hidrojen ve e-yakıt üretim tesisi geliştirilmesi amaçlanırken, diğeriyle, bir hidrojen yakıt hücresi sisteminin ürettiği elektrikle çalışan ve yalnızca su açığa çıkaran, yüzde 100 hidrojen yakıtlı bir feribot üretmek amaçlanıyor. DFDS iş birliği ve inovasyonları hızlandırıp, gelecek yıllarda DFDS bünyesinde ve lojistik sektöründe dönüşüm ve sürdürülebilirlik sağlayacak.
Avrupa’nın en büyük çevre dostu amonyak üretim tesisi
DFDS iklim planı doğrultusunda Esbjerg'deki yeni bir üretim tesisinden yeşil, CO2-nötr amonyak satın almayı taahhüt etti. DFDS, ayrıca “Amonyağa Güç Verme” adlı yeni bir projeye katılımla, Danimarka'nın Esbjerg kentinde Avrupa'nın en büyük çevre dostu amonyak üretim tesislerinden birini kuracak. Diğer ortaklar arasında Arla, Maersk, Danish Crown ve DLG bulunmaktadır.
Bu yeni proje, halihazırda DFDS’in dahil olduğu alternatif fosil projelerini tamamlayıcı bir nitelik taşıyor. Proje, yeşil hidrojen, yeşil metanol ve MASH biyoyakıt dahil olmak üzere alternatif fosillerden oluşan DFDS yakıt öngörülerine yeşil amonyağı da ekliyor. Proje ile Avrupa'nın en büyük çevre dostu amonyak üretim tesislerinden biri kurulacak.
İdeal alternatif
Çevre dostu yeşil amonyak, gemilerde kullanılan akaryakıt yerine ideal bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor; çünkü %100 yenilenebilir ve karbonsuz bir süreçle üretiliyor. Yan ürün olarak sadece su ve nitrojen içeren katı bir oksit yakıt hücresinde yakılabiliyor. Bu, DFDS’in 2030'a kadar emisyonlarında %45'lik bir azalma ve 2050'ye kadar iklim açısından nötr bir şirket olma yolunda bir adım olarak hayata geçiriliyor.
"Sıfır emisyonlu gemiler"
DFDS Grubu Başkanı ve CEO'su Torben Carlsen ortaklık hakkında şunları söyledi: "Yakıt kullanıcıları ve üreticilerinin bilim adamları ve toplumla iş birliği, sürdürülebilir yakıtları fosil yakıtlara gerçekçi alternatifler olarak sunmanın en hızlı yoludur. Bu ortaklığın, sıfır karbon salınımlı gemi operasyonları hedefimize ulaşmamıza yardımcı olacağını umuyorum.”
DFDS, çevre dostu amonyak satın alma taahhüdünde bulunarak, alternatif yakıtlarda yeniliği teşvik etmeye yardımcı olacak. Alternatif yakıtlar bulmak, DFDS'de ve genel olarak denizcilik endüstrisinde çevre dostu yeşil bir geçiş için temel olarak değerlendiriliyor. Amonyağa Güç Verme Projesi, yaklaşık 50.000 ton yeşil yakıt üretmeyi ve muhtemelen bir Kuzey Denizi yakıt merkezi olarak hizmet vermeyi hedefliyor. Tesisin 2026 yılında faaliyete geçmesi bekleniyor.
Sürdürülebilirlik stratejisi
DFDS taşımacılık ve lojistik hizmetleri sağlayıcısı olarak, çevresel ayak izini azaltmaya, çalışanlarının güvende ve sağlıklı olmasına ve eşit muamele görmesine yardımcı olacak bir sürdürülebilirlik stratejisi ortaya koyuyor. Sürdürülebilirlik stratejisini 2018 yılında belirleyen DFDS, stratejinin iki ana teması olan Çevresel Ayak İzi ve Sorumlu İşveren temalarını üçer amaçla destekliyor. Şirket, 2019'da bu ilerlemeyi ölçmek için stratejiye bireysel ölçütler dahil etti. DFDS 2020 raporunda spesifik, hedefe yönelik ve eyleme geçirilebilir iklim eylem planını tamamlayarak, Sağlık, Güvenlik, Çeşitlilik ve Kapsayıcılık ve Etik Kurallarını içeren kurumsal sürdürülebilirliği vurguluyor. DFDS, çevresel ayak izini azaltmak ve sorumlu bir işveren olarak pozisyonunu sürekli güçlendirmek için ihbar hatları bulunduruyor, riskleri değerlendiriyor, ilgili girişimleri analiz edip araştırıyor ve taahhütlerine bağlı kalmak için eylemlerini olması gerektiği gibi düzenliyor.
İklim eylem planı
DFDS, kapsamlı iklim eylem planı doğrultusunda hava kalitesinin artmasını sağlayacak. DFDS, iklim planıyla;
- CO2 emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 45 azaltmayı ve 2050'ye kadar şirketin iklim nötr hale gelmesini,
- Faaliyet gösterdikleri bölgelerde kirlilik, atık ve gürültünün azaltılmasına katkı sağlayan sorumlu bir komşu olmayı,
- Denizlerde faaliyet gösteren bir şirket olarak okyanus canlıları ile bu alandaki araştırma ve eğitim çalışmalarını desteklemeyi hedefliyor.
DFDS, 2008'den 2030 yılına kadar sera gazı salınımını yüzde 45 azaltmayı planlarken, bu oran, 2019 ile 2030 arasında yüzde 32'lik bir düşüşe karşılık geliyor. DFDS, 2019'dan bu yana CO² emisyonlarını yüzde 4 azalttı. Ortalama yakıt tüketimini düşürerek verimliliğini artırmayı ve emisyonlarını azaltmayı sürdürdü. Bunu sağlayan ana etkenler, yeni verimli tonaj, operasyonel ve teknik iyileştirmeler ve birçok gemide direnci azaltmak için; yosun oluşmasını önleyen yenilikçi kaplama uygulamaları oldu.
Yorumlar
Kalan Karakter: