ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ
SHURA GÜNDEM: Enerji Dönüşümünün Sosyoekonomik Etkileri
Türkiye’nin 2053 yılına dek net sıfır karbon hedefine ulaşabilmesi için yapılan çalışmalar, kapsamlı bir karbonsuzlaşmanın özellikle elektrik sektöründe uygulanabilir ve ulaşılabilir teknik çözümlerle mümkün olduğunu gösteriyor. Ancak hedefe ulaşmak için sadece elektrik sisteminde değil; sanayi, ulaşım, binalar gibi temel sektörlerde de köklü bir dönüşüm gerekiyor. Bu dönüşüm bizi nasıl etkileyecek? Ekonomik kalkınma, üretim, istihdam ve refah açısından geleceğe dair kaygı mı, iyimserlik mi uyandırıyor?
- SHURA’nın Net Sıfır 2053: Türkiye’de Karbonsuz Enerjiye Geçişin Sosyoekonomik Etkileri raporu, dönüşümün toplam faydasının maliyetlerinin yaklaşık iki katına ulaşacağını, ancak özellikle geçiş döneminde geleneksel sektörlerdeki olumsuz etkilerin telafisi için politikalar geliştirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.

Ana göstergelerdeki toplam etkiler olumlu
Dönüşümün toplam faydaları, maliyetlerinin yaklaşık iki katına ulaşacak. 2021-2055 döneminde yıllık ortalama ek maliyetin 26 milyar ABD$, yıllık ortalama ek faydalarınsa 51,4 milyar ABD$ olacağı hesaplanıyor. Toplam faydaların %55’inden fazlası, önlenen hava kirliliği ve karbon emisyonlarıyla ilgili sosyal refah etkilerinden kaynaklanıyor.
Net sıfır enerji dönüşümü, dönüşümün olmadığı (baz) senaryoya kıyasla sosyoekonomik refah, istihdam ve enerji güvenliğini belirgin şekilde artırıyor. Ulusal gelir net sıfır senaryosunda baz senaryoya kıyasla %1 civarında daha yüksek gerçekleşebiliyor. Enerji dönüşümünün en belirgin özelliklerinden biri, enerjide ithalat bağımlılığının azalmasıyla dış ticaret dengesinde GSYİH’nin %1,8’i büyüklüğünde olumlu bir etki yaratması. Enerji güvenliğindeki bu kazanımlar, stratejik ticaret ve sanayi politikalarıyla daha da güçlendirilebilir.
- Baz senaryo: Türkiye’yi daha yüksek katma değer ve daha düşük karbon/enerji yoğunluğu ikili hedefine yaklaştıracak sanayi dönüşümünü içeriyor; net sıfır enerji dönüşümünü kapsamıyor.
- Net sıfır senaryosu: Türkiye’nin 2053 yılına kadar net sıfır karbon hedefine ulaşmasına yönelik eylem, yatırım ve ana varsayımları kapsıyor.
Sektörel etkilere ve geçiş dönemindeki istihdam etkilerine dikkat
Dönüşümden en çok fayda sağlayan sektörler; hizmetler, inşaat ve temiz enerji ekipmanı üretimi. Baz senaryoya kıyasla üretim artışı elektrikli araçlarda yılda 8,4 milyar ABD$, enerji ekipmanında 1 milyar ABD$, ev aletleri ve ekipmanında 0,8 milyar ABD$ düzeyinde hesaplanıyor. Öte yandan, geleneksel imalat sektörlerinde üretimin baz senaryoya kıyasla %2 daha düşük olacağı, toplam imalat sanayi yıllık büyüme oranının da %2,6’dan %2,5’e düşeceği saptanıyor.
Yapılan analizler, stratejik üretim alanlarına ve adil dönüşüm ilkelerine gerekli özeni gösteren dengeli bir sanayi politikasının, net sıfır karbon ekonomisinin işlerliği için kilit role sahip olduğuna işaret ediyor. Diğer taraftan dönüşüm senaryosu, baz senaryoya kıyasla kümülatif olarak 432 bin daha fazla kişiye istihdam sağlayabilecek potansiyele sahip. Bununla birlikte iki senaryo arasındaki aradaki farkı sıfıra yakın olduğu 2040 yılına kadar olan döneme özellikle dikkat etmek gerekiyor. Dönüşümle birlikte gelişecek yeni alanlar önemli alternatif istihdam fırsatları yaratıyor, ancak fosil yakıt kullanan ekipman ve araçların üretimi ile diğer fosil yakıtla ilgili sektörlerdeki olası istihdam kayıpları dikkate alınmalı, istihdam ve ücretlerin korunmasına yönelik dikkatle tasarlanmış adil dönüşüm politikaları sürecin ayrılmaz bir parçası haline gelmeli.
Dönüşüm sürecinde olumlu etkilerin artırılması ve olumsuz etkilerin en aza indirilmesi açısından finansman kritik önem taşıyor. Enerji yatırımları için uygun koşullarda orta-uzun vadeli finansmana erişim GSYİH ve istihdam üzerindeki olumlu etkileri artıracak, imalat sanayi üzerindeki olası olumsuz etkileri sınırlayacak. Orta-uzun vadeli finansman sağlanan senaryoda GSYİH’nin kendi kendini finanse eden senaryoya kıyasla %1,6 daha yüksek olacağı, imalat sanayi üretiminin de baz senaryodakinden %2,2 yerine %0,6 oranında daha düşük kalmasını sağlayacağı hesaplanıyor.
ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ İÇİN NE YAPMALI?
Enerji ve İklim Politikaları: Net sıfır karbon hedefine dair eylemler net bir şekilde belirlenmeli. Sübvansiyon ve destekler fosil yakıtlardan temiz enerjiye yönlendirilmeli. Ulusal ETS, dönüşümü destekleyecek şekilde uygulanmalı.
Ekonomi Politikaları: Türkiye’nin makroekonomik gündemi katma değerli üretim, işgücünün geliştirilmesi, sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması gibi yapısal konulara yönelmeli.
Sanayi Politikası: Enerji dönüşümü sanayi dönüşümüyle birlikte ele alınmalı. Karbonsuzlaşma ile birlikte teknoloji düzeyini yükselten, temel sektörlerde yapısal dönüşümü ve uluslararası değer zincirlerine gelişkin entegrasyonu sağlayan bütüncül sanayi, ulaştırma, finans ve ticaret politikaları benimsenmeli.
İstihdam Politikası: Yeni beceriler geliştirilmeli ve yeni iş alanlarında istihdam kolaylaştırılmalı. Daralan iş alanlarında yeniden eğitim, tazminat, işe yerleştirme, erken emeklilik, bölgesel kalkınma programları devreye alınmalı.
Finansman Politikaları: Finansmana erişim artırılmalı ve finansal kaynakların çeşitlendirilmesi için kamu öncülüğünde özel sektör, finans kuruluşları ve STK’ların aktif katılımıyla uzun dönemli enerji dönüşümü stratejisi kapsamında finansal yapılar ve fon mekanizmaları oluşturulmalı.

enerji raporları - enerji ekonomisi
Yorumlar
Kalan Karakter: