Türkiye Madencilik Tarihi

TAKİP ET

Türkiye Madencilik Tarihi...


OSMANLI İMPARATORLUĞU DÖNEMİ MADENCİLİK


Osmanlı İmparatorluğu döneminde olduğu gibi Cumhuriyet döneminde de madenciliğimiz uygulanan politikalardan etkilenmiş ve maden kanunlarımız günün koşullarına göre ya değiştirilmiş ya da revize edilmiştir. Osmanlı Devleti, dünya siyasi konjonktüründe meydana gelen değişimle birlikte birçok alanda yapılan düzenlemeler içinde madencilik adına çıkarılan nizamnamelerle ülke kaynaklarını arttırarak önemli bir gelir sağlayacağını umuyordu. Zira 1861 Nizamnamesi, devletin böyle bir politika izlemeye başladığını göstermektedir. İmtiyazların verilmeye başlanması, devletin maden işletmeciliğinden çekilip yerini maden girişimcilerine bırakması ve vergi gelirleriyle ilgilenmesi bu politikanın temelini oluşturmuştur. Bu durum maden ocaklarının şahıslar veya şirketler tarafından imtiyazların alınarak işletilmesi anlamına gelmiştir. Bu imtiyazlar Osmanlı'nın madenlerden istifadesini büyük oranda azaltmıştır. Dolayısıyla teknoloji, bilgi ve altyapı yetersizliğiyle birlikte ekonomik açıdan büyük bir buhran yaşanması gibi önemli nedenlerle hem var olan madenlerden hem de elde edilmesi düşünülen gelirden yeteri kadar istifade edilememiştir (Aydın D., 2020).

Madenciliğin büyük sermaye isteyen, riski yüksek, geri ödeme süresi oldukça uzun ve uluslararası fiyat hareketlerinden etkilenen bir sektör olması sebebiyle eldeki imkânlarla bu sektörün yürütülmesinin Osmanlı Devleti için hayli zor olduğu görülmüştür. Bu durumda devlet madenlerini yüksek fiyatlarla imtiyaza vererek onlardan vergi alma yoluna başvurmuştur. Yani kendi gerçekleştiremediği madencilik ameliyesini, yabancıların sermaye ve teknolojisinden istifade ederek gerçekleştirmek istemiştir. Bu düşüncenin sonucu, Osmanlı Devleti topraklarında bulunan madenler, işletilmek üzere yabancılara imtiyaz verilmiştir. Uzun vadeli imtiyazlarla yabancılara bırakılan Osmanlı madenleri, sonuçta memleketin endüstriyel gelişmesine pek faydalı olmamış, aksine millî servetin israf ve ziyan edilmesine yol açmış, beklenenler de elde edilememiştir.

 

CUMHURİYET DÖNEMİ MADENCİLİK

Cumhuriyet'in ilanından sonra madencilik sektöründe Osmanlı döneminden farklı bir politika izlenmeye başlanmıştır. Osmanlı döneminde daha çok yabancı egemenliği altında olan sektörün durumu bu anlamda iyileştirilmeye çalışılmıştır. Ayrıcalıklı yabancı sermayeye karşı çıkılmış, ancak anonim ortaklıklar kurularak sektörde yabancı sermayenin girişimlerde bulunması da sağlanmıştır. 1923'te gerçekleştirilen İzmir İktisat Kongresi'nde alınan kararlar ışığında özel kesimin finansmanını karşılamak üzere Türkiye Sanayi ve Maadin Bankası kurulmuştur. Ancak, ülkenin savaştan yeni çıkmış olması, özel kesimin sermaye birikiminin yeterli olmayışı ve 1929 dünya ekonomik krizi nedeniyle sektörde kamunun etkinliği artırılmaya çalışılmıştır.

Madenlerimizin gerekli jeoloji ve madencilik yöntemleriyle sistemli olarak araştırılması ve işletilmesi amacıyla 22 Haziran 1935 tarihinde 2804 sayılı yasayla Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü (MTA) ve 2805 sayılı yasayla Eti Bank kurulmuştur (MTA, 2020).

1957 yılında Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) devletin genel enerji ve yakıt politikasına uygun olarak linyit, taş kömürü turba, bitümlü şist, asfaltit gibi enerji hammaddelerini değerlendirmek, ülkenin ihtiyaçlarını karşılamak, yurt ekonomisine azami katkıda bulunmak, plan ve programlar tanzim etmek, takip etmek, uygulama stratejilerini tespit etmek ve gerçekleşmesini sağlamak için kurulmuştur. 1983 yılında Türkiye Taşkömürü Kurumunun kurulmasıyla (TTK), Zonguldak Kömür Havzası´ndaki işletmeler TKİ bünyesinden ayrılarak TTK bünyesine geçmiştir (TKİ, 2020). Türkiye

 

Türkiye Taşkömürü Kurumu...

Taşkömürü Kurumu (TTK) 1983 yılında devletin genel sanayi ve enerji politikasına uygun olarak, taşkömürü rezervlerini en iyi şekilde değerlendirmek ve ülkenin taşkömürü ihtiyacını karşılayarak yurt ekonomisine katkıda bulunmak amacıyla kurulmuştur (TTK, 2020). Zonguldak taşkömürü havzasında üretimi ve yönetimi genel olarak birkaç ana evreye ayırmak mümkündür. Bunlar; İşletmeciliğin Başlangıç Evresi (1843-1848), Hazine-i Hassa dönemi (1848- 1865), Bahriye İdaresi Dönemi (1865-1908), Meşrutiyet Hükümetleri Dönemi (1908-1920), Cumhuriyet Dönemi İlk Dönem (1920-1940), Büyük Yatırım ve Üretim Dönemi (1940-1980), son olarak da 1980 sonrası dönemdir (Devlet yatırımlarının azaldığı ve özelleştirmelerin yapıldığı dönem). Kömür ocakları 1840'ların sonlarında üretime başlamasından 1940 yılında tamamen devletleştirilene kadar, yani kabaca 100 yıl boyunca çoğunlukla yabancı şirketler tarafından işletmiştir. Bu dönemin değişik evrelerinde denetim, kontrol ve yönetim Devletin farklı kurumları tarafından gerçekleştirilmiştir. Zonguldak havasında devletleştirmenin tamamlandığı 1940 yılından itibaren kurulan Ereğli Kömürleri İşletmesi uzun yıllar taşkömürü üretiminde (Amasra bölgesi hariç) söz sahibi olmuştur. 1983 yılında kurum kapatılarak TTK kurulmuş ve bütün ocaklar bu kuruma bağlanmıştır. Halen Kuruma bağlı Armutçuk, Kozlu, Üzülmez, Karadon ve Amasra Müesseseleri olmak üzere 5 müessese bulunmaktadır (Apaydın, 2020).

 

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü - MAPEG kuruldu


Mülga Maden İşleri Genel Müdürlüğü; 9 Eylül 1993 tarih ve 21693 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 505 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile madencilik faaliyetlerini düzenlemek ile görevli Kanunun uygulanması ile görevlendirilmiş olan Maden Dairesi'nin Maden İşleri Genel Müdürlüğü haline dönüştürülmesi sonucunda kurulmuştur. Ülkemizdeki madencilik faaliyetlerini düzenleyen 3213 Sayılı Maden Kanunu'nda; madenlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, bulunduğu yerin mülkiyeti ile ilgili olmadığı hükme bağlanmıştır. Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki madenlerde, işletmeye elverişli ekonomik bir cevherin bulunması durumunda ruhsatların verilmesi, denetimi, projelerinin incelenmesi ile ilgili madencilik faaliyetleri MAPEG kurulana kadar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı adına mülga Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmüştür. 2018 yılında Maden İşleri Genel Müdürlüğü (MİGEM) ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (PİGM) kaldırılmış ve bu iki Genel Müdürlük birleştirilerek bu Genel Müdürlüklerin görev, yetki ve sorumluluklarına haiz Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) kurulmuştur (MAPEG, 2021).

 

Türkiye madencilik tarihinin kurumsal açıdan görsel özeti!




Kaynak: TOBB Türkiye Madencilik Sektörü Gelişim Raporu (2020).

Enerji Ekonomisi

madencilik sektör raporu madencilik tobb CUMHURİYET DÖNEMİ MADENCİLİK OSMANLI DÖNEMİ MADENCİLİK TÜRKİYE MADENCİLİK TAR