Tüketiciler için 'Enerji Sözlüğü' söyleşisi - Tüketici Birliği Federasyonu!

TAKİP ET

Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz'in, İsmail Altunsoy, Tüketiciler için Enerji Sözlüğü'nü konuştu.

Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz ...

Enerji modern zamanların gündemi. Yeryüzündeki her insan için yaşamı devam ettirmenin başlangıç noktası. Evimizde, işyerimizde, aracımızda, kullandığımız bütün aletlerde olmazsa olmaz değerinde. Peki, tüketici olarak enerji okuryazarlığımız ne durumda? Gelen faturadaki kalemlerden ne anlıyoruz?

İsmail Altunsoy ve Enerji Sözlüğü’nü sizlerle buluşturuyoruz.

İşte, enerji konusunda çoğumuzun bilmediği onlarca kavramın ne anlama geldiğini artık EnerjiSözlüğü’ne bakarak, kolayca öğrenebileceğiz. Uzun yıllardır enerji konusunda gazetecilik, köşe yazarlığı yapan ve halen www.enerjiekonomisi.com sitesi ile yayınlarına devam eden, usta bir ismi İsmail Altunsoy ve yazdığı Enerji Sözlüğü’nü sizlerle buluşturuyoruz.

 

Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz’in, İsmail Altunsoy ile yaptığı söyleşiyi sunuyoruz.

Enerji öyle bir olay ki, evine girmediği, arabana girmediği, sana dokunmadığı hiçbir yer yok. Türkiye'de de 85 milyon kişi, enerjinin tüketicisi. Ancak bu denli önemli bir tüketim noktasında tüketicinin okuryazarlığı, farkındalığı iç açıcı değil. Örneğin, gelen elektrik faturasını anlamak için hakikaten bayağı bir matematik bilmek gerekiyor.

Faturada yazan kavramlar, isimler ne anlama geliyor, bilmiyoruz. Tüketici Birliği Federasyonu olarak bu konuda neler yapabiliriz diye düşünürken, önümüze güzel bir kitap geldi. Enerji Sözlüğü. Kitabın yazarı İsmail Altunsoy.

 

İsmail Altunsoy’u basın dünyasından tanıyoruz, özellikle enerji konusunda yazdığı, gerçekten çok derinlikli haberleriyle bu alanda isim yapmış bir gazeteci. Sevgili İsmail Altunsoy, öncelikle bu söyleşi için çok teşekkür ediyorum, hoş geldiniz. Yeni kitabınız hayırlı olsun.Ben sizi uzun zamandır izliyor ve tanıyorum. Ancak okurlarımız için kendinizi, mütevazı olmadan anlatır mısınız?

Hoş buldum, söyleşi için ben teşekkür ediyorum. 1991 yılında basında çalışmaya başladım. 2000 yılından sonra basında uzmanlaşacak alanlar belirmeye başladı; teknoloji, otomotiv, enerji gibi. Benim kısmetime enerji düştü. Elektrik, doğalgaz ve türev enerjilerin kullanımın artması, insanlığın refahının artmasına, artan refah da daha fazla enerji kullanımına yol açtı. Bizde de, 1986 yılında ilk kez doğalgaz kullanımıyla başlayan süreç artık neredeyse ülkenin tamamına yayıldı. Kullanıcısı kim? Hepimiz, yani tüketiciler. Öte yandan elektrik kullanımı, teknolojideki gelişmelere paralel şekilde artmaya başladı. İşte ekonomi muhabirliği yaparken, enerji konusunda yoğunlaşmaya başladım. İyi de olmuş, tüm dünyanın ilk gündemi bence enerji artık. Bireylerin yaşamı enerjiye bağlı ve dünyanın enerji arzının giderek azalmaya başladığını biliyoruz. Yakın zamanda yaşanmaya başlayan Ukrayna-Rusya çatışması ile enerji, devletler tarafından silah olarak kullanılmaya başlandı.

70’li yıllardaki petrol krizini anımsayanlar bilirler, o dönem devletler arasındaki satrançta en önemli figürdü. Günümüzde enerji sadece üretim boyutu ile değil tüketim boyutu ile önemli hale geldi. Gerçekçi, tasarrufu önceleyen bir tüketim anlayışının egemen olmaya başladığı bir dünyayı yaşıyoruz. Tüketim kaleminde de özellikle ülkemizde enerjiye olan farkındalık çok geride. Tüketici örgütleri, Ticaret bakanlığı, Enerji Bakanlığı bu konuda bir şeyler yapmaya çalışıyor, ancak yeterli değil. Belki bu sürece olumlu bir katkı yaparım diye Enerji Sözlüğü kitabını hazırladım. Sonuç olarak, bir eksikliğin giderilmesine yardımcı olma niyeti var bu kitapta.

 

Size katılıyorum, enerji konusunda tüketicinin aklı çok karışık. Kamunun enerji uygulamaları da, tüketiciyi zaman zaman çilden çıkarıyor. Örneğin, geçtiğimiz yıllarda elektrik faturasında “kayıp kaçak bedeli” diye bir kalem dikkatimizi çekti. Gittik dava açtık. Ardımızdan yüzbinlerce kişi elektrik faturası ile alınan kayıp kaçak bedelinin iadesi için davalar açtı. Dava sonunda Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna kadar gitti. Hukuk Genel Kurulu, “enerjiyi çalan adamın parasını neden dürüst yurttaş ödesin” dedi ve kayıp kaçak bedelinin, dürüst yurttaşlardan alınmasının hukuk devleti ile bağdaşmayacağına karar verdi, noktayı koydu. Ama sonra ne oldu? Bir gece yarısı kanunu ile kayıp kaçak bedeline ilişkin tüm davalar bir anda düşürüldü. Geriye doğru baktığımda, Tüketici Birliği Federasyonu olarak,faturadaki o ayrıntıyı fark etmeseydik 85 milyon, yıllarca o parayı ödeyip duracaktı. Biz tüketici örgütleri bile enerji konusunu yeni yeni kavramaya başladık.

Evet, faturaların okunması gerekiyor. Ancak insanımız elektrik faturası bir yana, diğer ürünfaturalarını dahi okuma konusunda isteksiz. Enerji faturaları da zaten bir yığın yabancı sözcükle dolu. Açıklama için faturanın arkasını çevirdiğinizde de, küçücük yazılardan bir şey anlayabilmek de mümkün değil. Mesela aktif bedel diye bir kalem var veya uzaklaştırma bedeli diye bir bedel alınıyor. Bunların hepsinin tüketici tarafından bilinmesi gerekli ama pratikte mümkün değil. Bilmediği bir konuda da, kişinin hakkını araması aklına bile gelmiyor. Oysaki, tüketicinin enerji konusunda bir yığın hakkı var. Örneğin elektrik kesintisi nedeniyle ev eşyalarınız zarar gördüğünde tazmin ettirebilirsiniz. Ya da benzinli aracınıza dizel yakıt koyan akaryakıt bayi, hasarı ödemekle yükümlü.

EPDK’nın bu konuda iyi niyetli olduğunu, ama yapılan çalışmaların yeterli olmadığını düşünüyorum. Kamu spotları ile bu hakların daha yoğun şekilde aktarılması gerekiyor. Örneğin, elektrik kesintisi oldu, bazı ev aletlerimiz bozuldu. Servisleri çağırdım. Arızanın kesinti kaynaklı olduğunu tespit ettirdim ve zararımı enerji dağıtım firmasından tahsil ettim. Enerji kesintisi olabilir, bunun önceden tüketiciye duyurulması gerekiyor. Duyurmadan yapılan kesinti veya voltaj düşüklüğü nedeniyle tüketici zarara uğrarsa, firma bunu ödemekle yükümlü. Yine geçtiğimiz yıllarda bir yakınım, aracına yanlış akaryakıt koyan firmadan zararını tahsil etti.

 

Evet, güzel bir noktaya geldiniz. Tüketici Birliği Federasyonu olarak geçmişte bir çalışma yapmıştık, enerji kesintilerinden dolayı tüketicilerin para alacağının olduğunu anlatmaya gayret etmiştik. Gördük ki, çoğumuz bundan haberdar değildi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) diye bir kurum var ve tüketicilerin enerji nedeniyle uğradıkları zararlar için devrede oluyor. İki tane güzel örnek oldu İsmail Bey. Sanıyorum çoğumuzun haberdar olmadığı haklara örnek bunlar. eetikett okurlarıda,bu konuda bilgilenmiş oldu sayenizde...

 

Son bir soru sormak istiyorum, uluslararası enerji kuruluşları ile iletişimde misiniz? Oralarda neler oluyor?

Uluslararası Enerji Ajansı var. Orası ile sürekli iletişim sağlıyorum. Enerji konusundaki küresel gelişmeleri öğreniyorum. Ancak bu ajansın verileri ve bilgileri, makro boyutta.

 

Çok keyifli ve ufuk açıcı bir söyleşi oldu İsmail Bey. Kitabınızdan başladık, nerelere geldik?. Çok yararlı bilgiler edindik. Çok teşekkür ederim. Bu söyleşinin, önümüzdeki sayılarda eetikett okurları için yazacağınız değerli yazıların başlangıcı olmasını diliyorum. Sevgili eetikett okurları, Enerji Sözlüğü kitabını size öneriyorum. Kitapyurdu Yayınevinin internet sayfasından rahatlıkla edinebilirsiniz. Okuduktan sonra enerjiye bakışınız değişecektir.

 

İsmail Altunsoy kimdir? 

Trabzon – 1968. İşletme (AÜ). Yüksek Lisans (THK). Mesleğe, 1991 yılında başladı (ekonomi - enerji muhabiri, uzman, yazar). Kamu, Sivil Toplum ve Özel Kuruluşlardan çeşitli ödüller aldı. Mesleki amaçlı, 30'a yakın ülkede bulundu (Kamu-Özel profesyonel kurumlar toplantı, konferans, saha incelemesi vb). Yayınlanmış  2 eser. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD), Uluslararası  Gazeteciler Federasyonu (IFJ)  üyesi. Evli ve 4 çocuk.

Kaynak: Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) - eetiket 

 

Enerji Sözlüğü - KitapYurdu

sipariş ve ayrıntılar için tıklayın...

 

enerji sözlüğü - enerji ekonomisi

enerji sözlüğü ismail altunsoy kimdir eetiket