"Nükleer enerji projeleri Türkiye'nin geleceği için stratejik yatırımlardır"

TAKİP ET

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü Prof. Dr. Ahmet Demirak, Türkiye'nin nükleer enerji konusunda attığı adımların stratejik öneme sahip olduğunu söyledi. İklim krizi ve enerji krizinin çok sayıda ülkede nükleer enerji yatırımlarının yeniden gündeme alınmasını sağladığını kaydeden Demirak, 'Avrupa'da 'nükleer rönesans' yaşanıyor, yeni yatırımlar planlanıyor, yeni projeler hayata geçiriliyor.

“Nükleer enerji projeleri Türkiye’nin geleceği için stratejik yatırımlardır”

Prof. Dr. Ahmet Demirak - Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü
Prof. Dr. Ahmet Demirak, Türkiye’nin nükleer enerji konusunda attığı adımların stratejik
öneme sahip olduğunu söyledi. İklim krizi ve enerji krizinin çok sayıda ülkede nükleer enerji yatırımlarının yeniden gündeme alınmasını sağladığını kaydeden Demirak, “Avrupa’da ‘nükleer rönesans’ yaşanıyor, yeni yatırımlar planlanıyor, yeni projeler hayata geçiriliyor.

Ülkemizde de yıllardır hayalini kurduğumuz nükleer santral projelerinde atılan stratejik
adımları memnuniyetle izliyoruz. Mersin;de inşa edilen Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) ile nükleer kulübün üyesi olma yolunda ilk önemli adımı attık. Taze yakıtın sahaya
getirilmesiyle ‘nükleer tesis’ statüsü kazanan Akkuyu NGS, Türkiye için bir dönüm
noktasıdır. Sinop ve Kırklareli İğneada projeleri için de müzakereler devam ediyor. Küçük
modüler reaktörlerin (SMR) sisteme dahil edilmesi konusundaki adımlar sürüyor. Nükleer
enerji projeleri Türkiye’nin güçlü geleceği için stratejik yatırımlardır. Hem enerji arzının
güvenliği hem de iklim değişikliği ile mücadele açısından nükleeri ‘stratejik enerji’ olarak
değerlendirmeliyiz.” dedi.

 

“Akkuyu bizi bölgesel güç yapacak”

Akkuyu ve ardından gelecek nükleer santrallerin sadece üreteceği elektrikle değil Türkiye’de nükleer bilim ve teknolojilerin gelişimi için de önemli adım olacağını belirten Demirak, “Akkuyu NGS Türkiye’nin gelecekte bölgesel bir güç olması açısından da önemli bir mihenk taşı olacak. İklim değişikliğiyle mücadeleden yeni nesil teknolojilerin gelişimine, enerji bağımsızlığından istihdama kadar sayısız katkı ile ülke ekonomisinin itici gücü olacak.

Akkuyu, işletmede kalacağı yaklaşık 60 yıl boyunca 2 bin 146 teravatsaat elektrik üretecek!
Akkuyu, yıllık 18 milyon ton, 60 yıl boyunca da 2,4 milyar ton karbon emisyonunu engelleyecek. Bu, yılda yaklaşık 10 milyon araç tarafından üretilene emisyona eşdeğer.” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Demirak, Rusya’da çok yönlü eğitim alarak yetişen ve Akkuyu NGS’de çalışan Türk nükleer mühendislerin de Türkiye’nin nükleer teknolojiye sahip olması için kilometre taşı görevi göreceği ve Türkiye’nin yeni nükleer atılımlarında önemli görevlerde bulunacakları değerlendirmesinde bulundu. 


Dünya genelinde El Nino sıcakları, kuraklık ve sellerin etkileriyle her geçen gün daha çok
hissedilen iklim krizine yönelik ‘acil tedbir’ alınması gerektiği uyarısında bulunan Demirak, “Net sıfır hedefi, sürdürülebilir kalkınma, enerji ve iklim krizi nükleerin kritik önemini artırıyor. Ağustos 2023 itibarıyla 31 ülkede toplam kurulu gücü 368.000 MW(e);den fazla olan 410 nükleer güç reaktörü faaliyettedir. Ayrıca, ilk nükleer reaktörlerini inşa eden ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 3 ülke de dahil olmak üzere 17 ülkede 57 reaktörün inşası sürüyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IAE) yayınladığı Dünya Enerji Görünümü 2022’ye göre, nükleer enerji dünyanın toplam elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu, düşük karbonlu elektrik arzının ise dörtte birini sağlıyor. Avrupa’da düşük karbonlu elektriğin yarıya yakını nükleerden elde ediliyor. Dünyada yapılan kamuoyu yoklamaları da son yıllarda nükleer enerjinin kabul oranının arttığını gösteriyor. Dünya için endişe duyan genç çevrecilerin nükleeri destekleyen açıklamaları dikkat çekici” diye konuştu.

 

nükleer enerji

nükleer enerji