Netflix Türkiye: Anadolu Coğrafyası Henüz Anlatılmamış Muhteşem Hikayelere Ev Sahipliği Yapıyor

Enerji Ekonomisi - Platin Dergisi bu ay teknoloji konusuyla iş dünyasının kapılarını araladı ve televizyon izleme alışkanlığına farklı bir boyut getirerek onu dijitalleştiren markaların başında gelen Netflix’i inceledi. Platin Dergisi editörü Mustafa Gündoğdu’ya Netflix Türkiye, Ortadoğu ve Afrika iletişim Müdürü Artanç Savaş, Türk halkının Netflix ile kaynaşma sürecini anlattı.

“Dizinin son bölümünü izledin mi?”, “Çok mutluyum, dün akşam en sevdiğim dizinin yeni sezonunu yüklemişler!”, “Tüm hafta sonumu dizi ve film izleyerek geçirme niyetindeyim…” Son dönemde en fazla duyduğumuz ya da de en çok dile getirdiğimiz cümleler genelde böyle şekillenmeye başladı, değil mi?

Eskiden yalnızca ulusal televizyon kanallarının sunduğu dizilere ulaşabilen izleyiciler, birkaç yıldır dünyanın belli başlı yapımlarına online platformlar üzerinden ulaşmaya başladılar. Bu online streaming yayıncılığında en başı çeken platformlardan biri Netflix hiç şüphesiz.

Televizyon ve dizi izleme alışkanlıklarını tamamen değiştiren Netflix’in, Türkiye’de tam anlamıyla Türkçe arayüzle hizmet vermeye başladığı 2016 Eylül’ünden itibaren bu coğrafya için önemli yatırımlar gerçekleştirdiğini dile getiren Netflix Türkiye, Ortadoğu ve Afrika İletişim Müdürü Artanç Savaş, her ne kadar atağa geçmiş olsalar da, henüz yolun başında olduklarını söylüyor. Hakan: Muhafız’ın ardından yine bir Türkçe içerik olan Atiye’yi izleyicilerle buluşturacak olmanın heyecanını yaşadıklarını aktaran Savaş, önümüzdeki dönemde Türkçe içeriklerin yoğun bir biçimde artacağını ifade ediyor. Biz de Platin olarak, Netflix’in hem Türkiye hem de globaldeki yol haritasını en yetkili ağızdan sizler için derledik.

İki yıldan uzun bir süredir Netflix Türkiye olarak yayın hayatınız devam ediyor. 2016’dan bugüne nereden nereye gelindi?

Eylül 2016’da tümüyle yerelleştirilmiş bir arayüzle Türkiye’deki kullanıcılara hizmet vermeye başladık. Pazara girdiğimiz andan itibaren izleyicilerimizin beklenti ve alışkanlıklarını anlamak için yoğun bir çaba sarf ettik ve bu çabanın sonuçlarını hızlı bir şekilde aldık. Bunun en net göstergesi, mevcut üyelerimizin coğrafi dağılımı. Netflix ilk aylarında daha çok İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde izlenen bir servisken, bugün 81 ilin tamamında üyelere sahibiz. Başka bir deyişle Türk halkı Netflix’in sunduğu özgürlüğü ve inovatif eğlence deneyimini benimsedi.

Elbette izleyicilerimizin sayısı artarken, sunduğumuz dizi, film, belgesel ve şov programlarının sayısını da onların beklentilerini karşılayacak şekilde arttırdık. Geçtiğimiz iki buçuk yılda Türkiye’deki içeriklerimizin sayısı yüzde 350 oranında arttı ve bu artış devam edecek. Tüm bu gelişmeler arasında bizi en çok mutlu eden noktaysa geride bıraktığımız dönemde üyelerimizle özel bir bağ kurmayı başarmamız. Sosyal medya hesaplarımızdaki etkileşimlere göz attığınızda, kurduğumuz bağın ne kadar kuvvetli olduğunu görebilirsiniz.

Şu anda toplamda kaç premium üyeye ulaştınız? Premium üyelerinize sunduğunuz ekstra hizmetler neler?

Netflix üyeleri arasında herhangi bir ayrım yapmıyor. Yani bizde tüm üyeler ‘premium’ üye. Fiyatları aylık 15.99 TL’den başlayan üç farklı üyelik paketi sunuyoruz ve hangi paketi tercih ederseniz edin, aynı zengin içeriğe kısıtlamasız ve reklamsız bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Paketler arasındaki temel fark, Netflix’i aynı anda kaç farklı kişinin izleyebileceği.

Son olarak ülkeler özelindeki üye sayımızı açıklamasak da, 2019 yılının ilk çeyreğini 190’dan fazla ülkede 148 milyon üyeyle kapattık. Bu dönemde Netflix’i tercih eden 9.6 milyon yeni kullanıcının 7.3 milyonu ABD dışında yaşıyor olması artık global bir eğlence servisi haline geldiğimizi gösteriyor. Türkiye de bu global deneyimin önemli bir parçası.

Netflix globalinde Türkiye pazarı ne anlama geliyor? Özellikle bu coğrafya düşünüldüğünde, Türkiye’yi ne gibi özellikleri ön plana çıkarıyor?

Türkiye bizim için çok önemli bir pazar, çünkü Anadolu coğrafyası henüz anlatılmamış muhteşem hikayelere ev sahipliği yapıyor. Bu zengin kültürel birikimi dünyaya anlatacak yetenekli senaristlere, oyunculara ve yönetmenlere de fazlasıyla sahibiz. Bu noktada bize düşen, doğru hikayeleri seçerek en yetenekli ekiplerle buluşturmak. Bu formülü uyguladığımızda global başarı kendiliğinden gelecektir.

Diğer yandan Türkiye genç ve yeniliklere açık nüfusuyla içinde bulunduğu bölgeye pek çok alanda öncülük ediyor. Bu nedenle gelecekte Türkiye’de yapacağımız yatırımların sınırları aşan bir etki yaratacağının bilincindeyiz.

İlk Türkçe diziniz olan Hakan: Muhafız, hem Türkiye’de hem de yurt dışında önemli bir ilgi gördü. 3 ve 4’üncü sezon onayını alan diziyi en çok hangi coğrafyaların izlediğini söyleyebilirsiniz?

Hakan: Muhafız’ın birinci sezonu daha ilk ayında dünya genelinde 10 milyonun üzerinde üyemiz tarafından izlendi. Diziyi Türkiye’nin ardından en çok izleyen ülkeler, Brezilya ve Meksika gibi Güney Amerika ülkeleri oldu. Bu bölgeyi Afrika takip etse de, dizi Kanada ve Avustralya’da da büyük heyecan yarattı. Bu iki ülkedeki toplam izlenme oranı Meksika’dakine eşdeğer. Tabii Hakan: Muhafız’ın Orta Doğu ve Avrupa’da da hatırı sayılır bir izleyici kitlesi var. Avrupa’da bayrağı Fransa taşıyor. Bu ülkeyi sırasıyla Almanya, İspanya ve İtalya takip ediyor.

Dizinin ikinci sezonunu da kısa bir süre önce üyelerimize sunduk. İlk rakamlar ikinci sezonun performansının da hem Türkiye’de hem de diğer ülkelerde oldukça yüksek olduğunu gösteriyor. Örneğin geçtiğimiz günlerde İngiltere’deki üyelerimizin son dönemde en çok izlediği yapımları açıkladık ve Hakan: Muhafız bu listede de en çok izlenen 10 yabancı yapım arasında yer alıyor.

Burada bir parantez açıp Hakan: Muhafız’ın turizmimize sağladığı katkıya da değinmek istiyorum. Dizinin ulaştığı global başarı, İstanbul’a yönelik ilginin de artmasına neden oldu. Pek çok yabancı tur şirketi bize ulaşarak dizinin çekildiği bölgelere yönelik turlar düzenlemek istediklerini söylüyor. Ülkemizin tanıtımına katkı sağladığımız için mutluyuz.

Hakan: Muhafız’ın diğer Türk yapımları için de bir referans yarattığını söyleyebilir misiniz?

Netflix gerek içerik üretimi gerekse yeni teknolojilerin adaptasyonu anlamında inovatif bir servis; başka bir deyişle yenilikleri seviyoruz. Hakan: Muhafız, gerek farklı hikayesi gerekse lineer kanallardaki dizilere kıyasla daha kısa olan bölüm süreleriyle izleyicilere yepyeni bir deneyim sundu. Biz de Türkiye pazarındaki bu ilk orijinal dizi deneyimimizden çok şey öğrendik. Edindiğimiz deneyimleri diğer orijinal yapımlarımıza aktaracağız.

Peki Türkiye açısından entertaining/streaming sektörünün geleceğini nasıl yorumluyorsunuz?

Netflix’in yanı sıra BluTV ve puhutv gibi platformlar da çok başarılı işlere imza atarak sektörü sağlam adımlarla büyütüyor. Dolayısıyla henüz genç bir sektör olan streaming sektörünün yöneldiği noktadan oldukça memnunuz. Netflix olarak hedefimiz izleyicilere her alanda daha fazla özgürlük sunarak bu değişime öncülük eden firmalar arasındaki yerimizi korumak.

HİKAYENİZ İYİYSE BAŞARIDA SINIR TANIMIYORSUNUZ…

“İyi hikayeler, doğru şekilde anlatıldıklarında, coğrafi sınırların ötesine geçerek dünyanın her yanındaki izleyicilere ulaşıyor” diyen Artanç Savaş, Türkiye’den çıkan Hakan: Muhafız, İspanyol yapımı La Casa de Papel, İngiliz yapımı Black Mirror, Alman dizisi Dark veya ABD’den çıkan Stranger Things’in elde ettiği global başarının bunun bir göstergesi olduğunu belirtiyor. Savaş, şöyle devam ediyor:

“Yerli yapımları denklemin dışında bıraktığımızda, Türkiye’deki izleme trendleri diğer ülkelerle büyük benzerlik gösteriyor. Bu nedenle örneğin Fransa’da, Güney Kore’de, Brezilya’da veya ABD’de yaşayan bir üyemizin izleme alışkanlıkları, Türkiye’deki bir üyemizle benzerlik gösterebiliyor. Tabii ki 148 milyon üyemizin geniş bir yelpazeye yayılan zevkleri var. Her birini memnun edebilmek için kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmaya ve en sevecekleri yapımı en kısa sürede bulmalarını sağlayacak yöntemler kullanmaya çalışıyoruz.”

Dövizin yüksek olduğu bir ortamda Türkiye’de yeni yapımlara olan yatırım iştahını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konuda yatırımcı tarafında çekinceler söz konusu mu?

Türkiye’de dizi ve sinema sektörü kalite açısından pek çok ülkeden daha ileride. Ayrıca diğer pek çok ülkenin aksine, Türkiye’de üretilen yapımlar dünyanın dört bir yanında izleniyor. Yani yapımlarımız global anlamda cazibeye sahip. Bu nedenle Türkiye’ye daha fazla yatırım yapma konusunda hiçbir çekincemiz yok. Önümüzdeki dönemde içerik yatırımımızı artırarak yeni projelere imza atacağız. Daha yeni başlıyoruz!

Yeni Türkçe içeriğiniz Atiye hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? Kaç bölümlük bir dizi hazırlıyorsunuz?

İkinci orijinal dizimiz Atiye’nin çekimleri İstanbul, Göbeklitepe, Nemrut üçgeninde devam ediyor. Şengül Boybaş tarafından kaleme alınan “Dünyanın Uyanışı” adlı kitaptan esinlenerek hazırlanan dizi, genç ve güzel ressam Atiye’nin sürükleyici ve mistik hikayesini konu alıyor. Sekiz bölümden oluşacak gizem-drama türündeki dizinin başrolünde Beren Saat ve Mehmet Günsür; oyuncu kadrosunda Metin Akdülger, Melisa Şenolsun, Başak Köklükaya, Civan Canova ve Tim Seyfi yer alıyor.

Diğer yandan Atiye ile Anadolu topraklarının doğal güzellikleri ile tarihi ve kültürel değerlerini dünyayla buluşturacağız. Bu anlamda Türkiye’nin tanıtımına ve turizmine de katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. Biliyorsunuz bu yıl Göbeklitepe Yılı ilan edildi. Biz de Atiye’yi bu yıl içinde 190 ülkede gösterime sokarak milli hazinemiz Göbeklitepe’ye yönelik yerel ve global ilginin artmasına destek olacağız.

Türkçe içeriklerde dizi yapımlarınızın ardından sinema filmlerini görebilecek miyiz? Bu konuda şu an için bir girişim söz konusu mudur?

Neden olmasın? Şu an için orijinal içerik üretiminde önceliğimiz diziler. Ancak farklı tür ve formatlara da kapımız açık. Bu noktada bizi üyelerimizin görüş ve talepleri yönlendirecek. İçerik stratejimizi onların beklentilerine göre şekillendireceğiz.

Son yıllarda içinde bulunduğunuz online streaming platformların yükselişi herkesin malumu. Türkiye bu noktada hangi seviyelere geldi? Netflix, bu gelecekte nasıl bir rol üstlenecek?

Dünya genelinde izleyiciler televizyon kanallarında sunulan yapımları severek izliyor. Ancak günümüzün yoğun temposunda lineer kanallarının geleneksel yayın akışlarını takip etmek gittikçe zorlaşıyor. İzleyiciler artık sevdikleri programları takip etmek için günün veya haftanın belli bir saatini beklemek veya uzun reklam kuşaklarını izlemek istemiyor.

Bu noktada Netflix gibi internet üzerinden hizmet veren platformların günümüzün beklentilerine daha iyi cevap verdiğini düşünüyorum. Çünkü bu platformlar izleyicilere sevdikleri yapımları diledikleri yer, zaman ve cihazda, reklamsız olarak izleme imkanını sağlıyor. Bir anlamda izleyiciler kendi yayın akışlarını kendileri oluşturuyor. Ayrıca kişiselleştirilmiş önerilerle hoşlarına gidecek yapımları çok daha hızlı ve keyifli bir şekilde keşfedebiliyorlar. İzleme alışkanlıklarındaki bu değişimin Türkiye’de de güç kazandığını görmemek imkansız.

Dünyada ilk sayılabilecek bir girişimle, seyircinin yön verdiği bir senaryoya sahip olan, interaktif bir dizi yarattınız. Black Mirror: Bandersnatch, hem dünyada hem Türkiye’de nasıl tepkiler aldı?

Türkiye, üye sayıları ve izlenme oranları arasındaki ilişkiye baktığımızda Black Mirror: Bandersnatch’i en çok izleyen 10 ülke arasında yer alıyor. Bu sonuç, halkımızın yeniliklere açık olduğunun göstergesi. Diğer yandan Bandersnatch, yayınlandığı günden sonra hızla gündelik sohbetlerin ve popüler kültürün bir parçası haline geldi. Sosyal medyada futbol kulüplerinden markalara pek çok kurumsal kullanıcı, Bandersnatch temalı içerikler üreterek takipçileriyle paylaştı. Benzer şekilde bireysel sosyal medya kullanıcıları gündelik hayatımızdaki olaylarla Bandersnatch arasında bir ilişki kuran eğlenceli içerikler üretti. Alanında ilk olan bir formatın bu kadar hızlı bir şekilde kültürel etki yaratması bizim için mutluluk verici.

Bu yapımla beraber, bu tarzda ilerleyecek dizi ve filmleri, önümüzdeki dönemlerde de görebilecek miyiz?

Netflix olarak interaktif içeriklerimizin sayısını artırmaya devam edeceğiz. İkinci interaktif içeriğimiz Man vs. Wild’ı da kısa bir süre önce üyelerimize sunduk. Sekiz bölümlük bu yapımda üyelerimiz verdikleri kararlarla ünlü maceracı Bear Grylls’ın doğadaki heyecanlı yolculuğunu yönlendirebiliyor.

Netflix, Türkiye’de en çok hangi yollarla izleniyor? Hangi mecralar daha çok ön plana çıkıyor?

Netflix yayınları uygulamamızı destekleyen internet bağlantılı tüm cihazlardan izlenebiliyor. İnternet bağlantısı olmayan ortamlarda, örneğin uçak yolculuklarında ise önceden mobil cihazınıza indirdiğiniz içerikleri izlemeniz mümkün.

Elimizdeki veriler, Türkiye’deki üyelerimizin en çok akıllı televizyonlar üzerinden Netflix izlemeyi tercih ettiğini gösteriyor. İkinci sırada akıllı telefonlar, üçüncü sırada ise dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar, dördüncü sırada ise tabletler yer alıyor. Bu dörtlüyü oyun konsolları takip ediyor.

Peki, ABD veya Avrupa’yla kıyasladığımızda ortaya nasıl bir tablo çıkıyor? Yani izleme eğiliminde hangi ortamların geleceği olduğunu söyleyebilirsiniz?

Rakamları ABD’yle veya Avrupa kıtasındaki diğer büyük pazarlarımızla kıyaslandığımızda, Türkiye’de akıllı telefonlar üzerinden içerik tüketiminin çok daha yaygın olduğunu görüyoruz. Bu eğilimin sebeplerinden biri, gün içerisinde toplu taşımada epey fazla vakit geçirmemiz. İzlenme verileri üyelerimizin yüzde 77’si yalnızca evde değil toplu taşımada veya seyahat halindeyken de Netflix izlediğini söylüyor. En çok Netflix izlediğimiz toplu taşıma aracı otobüs, hatta bu alanda dünyada birinciyiz. Başka bir deyişle üyelerimiz sevdikleri yapımlara kendilerini kaptırıyor ve hareket halindeyken de devamını izlemek ve dizi maratonunu sürdürmek için mobil cihazlara yöneliyor.

Netflix’in şu anda bildiğimiz kadarıyla Türkiye ofisi bulunmuyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de Netflix ofisi görmemiz mümkün olacak mı?

Netflix Türkiye an itibariyle EMEA Bölgesi’ndeki diğer pek çok ülke gibi Amsterdam’daki merkez ofisimizden yönetilse de ekibimiz zamanının önemli bölümünü Türkiye’de geçiriyor. Üyelerimizle, medyayla, paydaşlarımızla sık sık bir araya geliyor ve kendimizi geliştirerek daha iyi bir servis sunabilmek için onların görüşlerini alıyoruz.

Değinmemiz gereken bir diğer nokta, Türkiye’de adil kullanım kotasının kaldırılması... Kotaların kaldırılması, Netflix tarafında nasıl hissedildi? İzlenme zamanlarınızda gözle görülür bir artışın olduğunu söyleyebilir misiniz?

İnternet ekosisteminin gelişmesine olanak sağlayan bu gibi adımlar bizi de üyelerimizi de mutlu ediyor. Bağlantı hızlarının artması ve kotaların kalkması, akıllı cihaz kullanımındaki artışı da beraberinde getiriyor. Bu gibi gelişmeler, bizi Türkiye’de daha fazla yatırım yapmak için teşvik ediyor.